Yukarı Facebook Twitter Google+ Aşağı
|
TR EN
Ara
Son Dakika: Tasarımınıza yepyeni özellikler ekleniyor! | Daha fazla detay için ziyaret edin...
Sol Bölüm

Namaz Vakitleri

Ravza Takvim

Tarihte Bugün

>Tarihte Bugün

    Günlük Ayet Meali

    Cuma Hutbesi Arşivi

    Esmaül Hüsna

    Dijital Zikir Sayacı

    Tarayıcı Bildirimleri

    Yayın başlayınca bildirim almak için abone olun.

    Hava Durumu

    ((¯`» Ravza-Radyo «´¯)) ((¯`» İslam Dünyasına Açılan Eşsiz Bir Kapı «´¯))

    mukavkisin islama davet edilmesi

    Mukavkıs'ın İslâma Dâvet Edilmesi

    (Hicret’in 7. senesi Muharrem ayı / Milâdî 628)

    Bu tarihte, ashaptan Hâtıb b. Ebî Beltaa, Peygamber Efendimiz­den aldığı Mukavkıs’a hitaben yazılmış İslam’a davet mektubuyla Mı­sır’a doğru yola çıktı. Gece gündüz yoluna de­vam eden Hz. Ha­tıb, o sırada İskenderiye’de bu­lu­nan Mukav­kıs’a Resûl-i Ekrem Efen­dimizin mübarek mek­tubunu sundu. Hü­kümdarın okuttuğu mek­tupta Resûl-i Ekrem Efendimiz ona hitaben şunları ya­zı­yordu:

    “Bismillahirrahmânirrahîm!

    “Allah’ın kulu ve Resûlü Muhammed’den, Kıbtîlerin Bü­yüğü Mukavkıs’a!

    “Hidayet yoluna uyanlara selam olsun!

    “Bu dua ve temenniden sonra ben, seni İslam’a davet ediyorum. Müslüman ol ki selamete eresin. Müslüman ol ki Allah ecrini, mükâfatını iki kat versin. Eğer bu davetim­den yüz çevirirsen, Kıb­tî­le­rin günahı senin boynuna olsun!

    “‘De ki: Ey ehl-i kitap! Bizimle sizin aranızda müsâvî ve müşterek olan bir söze geliniz: Allah’tan başkasına ibadet etmeyelim ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah’ı bırakıp da birbirimizi Rabler edinmeyelim.’ Eğer yüz çevi­rirlerse, siz de onlara, ‘Şahit olun; biz, muhakkak, Müs­lümanlarız’ deyiniz.” (Âl-i İmrân, 64)[1]

    Mektup okunup bitince, Mukavkıs, “Hayırlı olsun!” dedi ve elçi Hz. Hatıb’a izzet-ü ikramda bulundu; sonra da, Ser­ver-i Kâinat Efen­dimizin mübarek mek­tubunu fil dişinden bir kutu içine koyup kutuyu mühürledi.[2]

    Mukavkıs’ın İkrarı

    Bir gece vakti Mukavkıs, Hâtıb b. Ebî Beltaa’yı huzuruna çağırttı. Yanla­rında sadece tercüman bulunuyordu. Uzun uzadıya konuştuktan sonra, Mukavkıs, sonunda, Mü­s­lüman olmadığı halde, Peygamber Efendimizin risâ­letini ikrar edip şöyle konuştu:

    “Ben, bir peygamberin daha geleceğini biliyordum; lâkin Şam’­dan çıkaca­ğını tahmin ediyordum. Çünkü daha evvelki peygamberlerin çoğu oradan zu­hur etmişlerdi. Gerçi, son peygamberin Arabistan’da, sertlik, darlık yoksulluk ülkesinde çı­kacağını da ki­taplarda görmüştüm!

    “Allah’ın kitabında sıfatlarını yazılı bulduğumuz peygamberin ortaya çık­ma zamanı da tam bu zamandır.

    “Fakat ona uymak hususunda, Kıbtîler beni dinlemezler! Ben, sal­tanatım­dan ayrılmaya da kıyamayacağım!

    “O peygamber, memleketlere hâkim olacak, kendisinden sonra da sahabe­leri bu meydanlarımıza kadar gelip yer­leşeceklerdir; sonunda şuradakilere ga­lip geleceklerdir.”[3]

    Bu konuşmasıyla Pey­gam­be­ri­mizin risâletini ikrar eden Mu­kavkıs, ne yazık ki “saltanatı elinden gider” endişesiyle ne hal­kına olup bitenlerden bahsetti ve ne de Müslüman oldu;[4]saltanat, hükümdarlık sevgisi, onu iman saadetin­den mahrum bıraktı!

    Mukavkıs’ın, Pey­gam­be­ri­mize Mektup ve Hediyeleri

    Dünya saltanatının sevgi ve muhabbeti gönlünde ağır basıp iman etmeye yanaşmayan Mukavkıs, bununla beraber Peygamber Efendimize bir mektup ile bazı kıymetli hediyeler ve iki de cariye gön­derdi.[5]

    Bütün bunlardan sonra Hz. Hâtıb b. Ebî Beltaa’yı İskenderiye’den uğurla­yan Mukavkıs, ona, “Sakın, Kıbtîler, senin ağzından tek bir kelime bile işitme­sinler!” dedi.[6]

    Mukavkıs’ın Resûl-i Ekrem Efendimize gönderdiği iki cariye, Mâ­riye ile kız kardeşi Sîrîn idi. Hâtıb b. Ebî Beltaa Hazretleri, onlara yolda İslamiyeti anlattı ve Müslüman olmalarını teklif edince, Müslüman oldular.

    Daha sonra Peygamber Efendimiz, Hz. Mâriye’yi kendisine nikâhlayıp zev­celiğe aldı; Sîrin’i ise, şâiri Hassan b. Sâbit’e (r.a.) verdi.[7]

    Mukavkıs’tan gelen diğer hediyeler ise şunlardı:

    * Ak tüylü bir katırla bir merkep,

    * Bin miskal altın,

    * Yirmi kat Mısır işi ince elbise,

    * Billûr bir bardak,

    * Kokulu bal, misk gibi güzel kokular v.s...[8]

    Hediye gelen katıra “Düldül”, merkebe ise “Ufeyr” adı takıldı.

    Hâtıb b. Ebî Beltaa, Medine’de

    Mukavkıs’ın ülkesinde beş gün kadar kaldıktan sonra oradan ayrılan Hâtıb b. Ebî Beltaa, Medine’ye gelip Resûl-i Ekrem’in huzuruna çıkarak, olup biten­leri anlattı ve Mukavkıs’ın mektubu ile gönderdiği hediyeleri takdim etti.

    Mukavkıs, cevabî mektubunda şöyle diyordu:

    “Muhammed b. Abdullah’a, Kıbtîlerin Büyüğü Mukav­kıs’­­tan!

    “Selam olsun sana!

    “Bundan sonra derim ki:

    “Mektubunu aldım, okudum. Mektubunda zikrettiğin ve beni davet ettiğin şeyleri anladım.

    “Gelecek bir peygamber daha kaldığını biliyordum; ancak onun Şam’dan zuhur edeceğini tahmin ediyordum!

    “Elçini ağırladım. Sana Kıbtîlerin yanında mevkileri yük­sek iki cariye ile el­biseler gönderdim; binmen için de sana bir katır hediye ettim.

    “Selam olsun sana!”[9]

    Mektup okunup bitince, Peygamber Efendimiz, “Bedbaht adam! Saltanatına kı­yamadı; fakat üzerinde titrediği saltanatı, kendisine kalmayacaktır!”[10]bu­yurdu.

    Pey­gam­be­ri­mizin, Mukavkıs’a Gönderdiğin Mektubun Aslı

    Resûl-i Ekrem Efendimizin, Mukavkıs’a gönderdiği mübarek mek­tupları, ha­len İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi Mukaddes Ema­net­ler Bölümü’nde muha­faza edilmektedir.

    Mektup, Hicret’in 1267 senesinde Mısır’ın Ahmim beldesinde bulunan eski bir manastırdaki Kıbt kitapları arasında olduğu anlaşılmış, bunun üzerine Sul­tan Abdül­me­cid Han tarafından satın alınarak İstanbul’a getirtilmişti.

    Bu mübarek mektup, 16x19 cm ebadında, kahverengi bir deri üzerine siyah mürekkeple yazılmıştır ve on iki satırdan ibarettir.

    Mektubun altında Resûl-i Ekrem Efendimizin mührü bulunmaktadır.

    Mektupta yer yer güve yenikleri ve delikleri de vardır.[11]


    _____________________________________________________________________

    [1]İbn Kayyim, Zâdü’l-Meâd, c. 3, s. 72; Halebî, İnsanü’l-Uyûn, c. 3, s. 295-296.
    [2]İbn Sa’d, Tabakat, c. 1, s. 260; İbn Seyyid, Uyûnü’l-Eser, c. 2, s. 266.
    [3]İbn Sa’d, a.g.e., c. 1, s. 260; İbn Seyyid, a.g.e., c. 2, s. 266.
    [4]İbn Sa’d, a.g.e., c. 1, s. 260; İbn Seyyid, a.g.e., c. 2, s. 266. Halebî, a.g.e., c. 3, s. 296-297.
    [5]İbn Seyyid, a.g.e., c. 2, s. 266.
    [6]İbn Seyyid, a.g.e., c. 2, s. 266.
    [7]İbn Sa’d, a.g.e., c. 8, s. 212-213.
    [8]İbn Sa’d, a.g.e., c. 1, s. 485; Halebî, a.g.e., c. 3, s. 297.
    [9]İbn Sa’d, a.g.e., c. 1, s. 260; İbn Kayyim, Zâdü’l-Meâd, c. 2, s. 72; İbn Seyyid, Uyûnü’l-Eser, c. 3, s. 266.
    [10]İbn Sa’d, a.g.e., c. 1, s. 261; Halebî, a.g.e., c. 3, s. 266.
    [11]Tahsin Öz, Hırka-i Saadet Dairesi ve Emanet-i Mübareke, s. 29-30.

    Yazar: 
    Bugün 29 ziyaretçi (476 klik) kişi burdaydı!
    Sağ Bölüm

    İstatistikler

    Neredeyim: mukavkisin islama davet edilmesi

    Bugün Ziyaretçi: 29

    Bugün Tıklama: 476

    Toplam Ziyaretçi: 146514

    Toplam Tıklama: 297771

    Hangi Ülke: us

    Ülke Kodu: us

    Online: Kişi var

    IP Adresi: 216.73.216.186

    Veda Hutbesi

    'Ey İnsanlar!'

    Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayız.

    'İnsanlar!'

    Bu günleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl bir mübarek şehir ise; canlarınız, mallarınız, namuslarınız da mukaddestir, her türlü tecavüzden korunmuştur.

    'Ashabım!'

    Muhakkak Rabbinize kavuşacaksınız. O da sizi yaptıklarınızdan dolayı sorguya çekecektir...

    'Ey İnsanlar!'

    Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim...

    'Ey Müminler!'

    Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız...

    'Müminler!'

    Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslüman'ın kardeşidir...

    'Ey İnsanlar!'

    Rab'biniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız...

    'İnsanlar!'

    Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz? Sahabe-i Kiram hep birden şöyle dediler: "Allah'ın elçiliğini ifa ettiniz, vazifenizi hakkı ile yerine getirdiniz..."

    'Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Rab!'

    Anket

    Sayfayı Nasıl Buldunuz?

    Anket sonuçlarını görmek için buraya tıklayın.

    Kırk Hadis

    1-Âfetü’l ilmi en nisyanü: İlmin afeti unutmaktır.
    ************************
    2-Ettuhuru şatru’l iman: Temizlik imanın yarısıdır.
    ************************
    3-A’kilhâ ve tevekkel: (Deveyi) bağla ve tevekkül et.
    ************************
    4-Sûmû tesihhû: Oruç tutun, sıhhat bulun.
    **********************
    5-Es-salâtü imâdü’d dini: Namaz dinin direğidir.
    *************************
    6-Talebü’l helali cihadün: Helal peşinde koşmak cihaddır.
    ******************************
    7-El-kelimü’t tayyibetü sadakatün: Güzel söz sadakadır.
    ***************************
    8-El cennetü tahte zılâli’s süyuf: Cennet kılıçların gölgesi altındadır.
    *************************
    9-El mecalisü bi’l emaneti: Meclislerdeki sözler emanettir.
    ***************************
    10-Ed-dellü alel hayri kefailihi:Hayra vesile olan yapan gibidir.
    ****************************
    11-El cennetü dâr-ül eshıya: Cennet cömertler yurdudur.
    *************************
    12-Es- savmü nısf’us sabr: Oruç sabrın yarısıdır.
    ************************
    13-Es sabru nısf’ul iman: Sabır imanın yarısıdır.
    ***********************
    14-Et tebessümü sadakatun: Tebessüm etmek sadakadır.

    ************************
    15-Es sabru miftahul ferec: Sabır, başarının anahtarıdır.
    ************************
    16-Es sabru ınde sadmetül ula: Sabır, musi,betin ilk anındakidir.
    ************************
    17-Efdalü’l ibadeti edvamuha: İbadetin efdali devamlı olanıdır.
    ************************
    18-El Kur’anü hüved deva: Kur’an, sırf devadır.
    ************************
    19-Men samete reca: Dilini tutan kurtuldu.
    ************************
    20-Re’sü’l hikmeti mehafetullah: Hikmetin başı Allah korkudur.
    ************************
    21-El idetü atiyyetün: Vaad edilen verilmelidir.
    ************************
    22-Ed duaü silahu’l mümin: Dua müminin silahıdır.
    ************************
    23-İsmah yusmah leke: Müsamaha et ki sende göresin.
    ************************
    24-Es salatü nur’ul mümin: Namaz müminin nurudur.
    ************************
    25-En nedametü tevbetün: Pişmanlık tövbedir.
    ************************
    26-El mescidü beytü külli takiyyin: Mescid, takva sahiplerinin evidir.
    ************************
    27-Ed dinü en nasiha: Din nasihattir.
    ************************
    28-Ed duaü hüvel ibadetü: Dua ibadettir.

    ************************
    29-El cümuatü haccü’l mesakin: Cuma fakirlerin haccıdır.
    ************************
    30-Hüsnü’s suali nısfu’l ilim: Güzel soru, ilmin yarıdır.
    ************************
    31-Es selamü kable’l kelam: Önce selam, sonra kelam.
    ************************
    32-İzâ gadibte fe’skut: Öfkelendiğinde sus.
    ************************
    33-Kesretü’d dahiki tumitül kalb: Çok gülmek kalbi öldürür.
    ************************
    34-Es savmu cünnetün: Oruç kalkandır.

    35-Es subhatü temneu’r rızk: Sabah uykusu, rızka engeldir.
    ************************
    36-El hamrü ummü’l habais: İçki, kötülüklerin anasıdır.
    ************************
    37-Zina’l uyûni en nazaru: gözlerin zinası bakmaktır.
    ************************
    38-El kanâatü mâlün la yenfedü: Kanaat bitmez bir sermayedir.
    ************************
    39-El hayaü minel iman: Hayâ(utanma duygusu) imandandır.
    ************************
    40-El mer’ü ala dini halilihi: Kişi, arkadaşının dini üzeredir.

    Bağış

    Desteklerinizle değişim yaratabilirsiniz.

    Mobil Uygulama Tanıtımı

    Ravza Radyo'nun mobil uygulamasını indirin.

    Kullanıcı Giriş/Kayıt

    Hadis yükleniyor...

    Sureler Ve Dualar

    Sureler Ve Dualar



    İlahiler

    Ya Nabi Salam Alayka - Maher Zain
    Medine'ye Varamadım - Osman Gündüz
    Gül Yüzüne - Abdurrahman Önül
    Sende Bir Gün Öleceksin - A.Önül
    Nurundan Ya RasulAllah - Ali Kırış
    Beyaz Giyme Toz Olur - Grup Dergah
    Ağla Gözlerim - Hasan Dursun
    Allah'ım Sana Geliyorum - Sedat Uçan
    Seninle Ağlarım - Grup Yürüyüş
    Ey Allah'ım - Sami Yusuf